Aydoğdu”keşke onu anlayabilseydik.”
Vefatının 700. Yılında”Bizim Yunus Sempozyumu” programı Aksaray’ın Ortaköy ilçesi Yunus Emre Kültür Merkezinde düzenlendi.
(Aksaray Olay Haber) Betül Teke - Emre Doğan:UNESCO tarafından Yunus Emre yılı ilan edilen  2021 yılında,Aksaray’da yapılan çeşitli etkinlikler göz doldurdu.Etkinliğin 2'ncisi de  Aksaray ili Ortaköy ilçesinde düzenlenen, Yunus Emre sempozyumu  oldu. 
Aksaray Valiliği, Aksaray Belediyesi, Aksaray Üniversitesi ve Ortaköy Kaymakamlığı tarafından organize edilen 2.Uluslararası "Bizim Yunus Sempozyumu"nun açılışı, Ortaköy Yunus Emre Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.
İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan program,Kur'an-ı Kerim tilaveti okunması ile devam etti. 
Aksaray Üniversitesi Somuncu Baba Tarih ve Kültür Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan sempozyuma ait sunumların ardından klip gösterimi, ASÜ'de eğitim gören farklı ülkelerden gelen öğrencilerin hazırladığı şiir dinletisi yapıldı. Yunus Emre'nin medeniyet ve kardeşlik üzere kaleme aldığı şiirleri ile yapılan açılışta sempozyumun genel tanıtımı yapıldı.
Sempozyumda bir konuşma yapan Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu” Kinin öfkenin,nefretin  ve sevgisizliğinin  zirve yaptığı, dünyanın cinnet geçirdiği bir dönemde,İç Anadolunun incisi Aksaray ili Ortaköy ilçesinde, Yunus Emre’nin sevgisi anlamak ve anlamlandırmak için bir araya geldik.
Yunus Emre, Anadolu'ya Türk İslam Coğrafyasının, hatta tüm insanlığa mal olmuş bir şair, aşkın ve sevginin sembolü bir gönül adamıdır. Peki, Yunus sadece diyar diyar gezen, ulu Türkçesiyle şiirler yazan bir halk ozanı mıdır? Eğer böyle bakarsak yanılmış, hatta Yunus Emre'ye haksızlık etmiş oluruz. Ah keşke onu anlayabilsek, gönül kırmamayı bir becerebilsek. İşte o zaman dünya daha iyi yaşanabilir, daha güzel bir hale gelir,Aksaraylılar olarak Yunus'un bizdeki yeri çok farklıdır.
Yunus, bu toprakların manevi ikliminde doğmuş, bu topraklarda yaşamıştır. Dolayısıyla hemşehrimiz ve 'Bizim Yunus'tur. Aksaray'ın dünya kültür ve medeniyetine kazandırdığı önemli bir değerdir. Bu topraklar, Yunus'un irfan arayıp hikmet bulduğu topraklardır. Çünkü Tapduk Emre buradadır, Hacı Bektaş-ı Veli yanı başımızdadır. Buğday almak için götürülen alıç, dergaha taşınan düz odunların meşe ormanları buradadır. Hacı Bektaş Velayetnamesinde sıkça geçen ve Yunus'un köyü olan Sivrihisar burada, bizim Güzelyurt ilçemizdedir. Yunus'un şiirlerindeki duru ve berrak Türkçesi hala hemşehrilerimizin dilinde ve yaşayan kelimelerdir,Yunus Emre bizim sadece geçmişimiz değildir. Aynı zamanda geleceğimizdir,Çünkü, bir kültür emperyalizmi yaşıyoruz. Buna karşı kuracağımız en güçlü savunma hattı öncelikle dilimizi korumaktır. Maalesef dilimizde çoraklaşma yaşıyoruz. Yabancı dile verilen aşırı önem, dilimizi gölgede bırakıyor. Vatanı önce dil sonra ordu bekler. Türkçemize sahip çıkmak en büyük sorumluluğumuzdur. İşte bu aşamada, arı, duru Türkçesi ile Bizim Yunus yol göstericimiz olacak. Bizi geleceğe güvenle taşıyacak" şeklinde konuştu.